Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz // Melisa Kesmez


Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz

Yazar: Melisa Kesmez
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa: 138
Basım Tarihi: 1. Baskı 2014 - 5. Baskı 2015
Türü: Öykü Dizisi

...................................................................................

Her zaman uzun uzun okuyamadığım ya da uzun bir hikayenin içinde günler geçirmek istemediğim zamanlar olur. Kısa kısa öyküler okumaya ihtiyaç duyarım ki bu zihnimin daha fresh kalmasını sağlıyormuş gibi gelir çoğu zaman. Belki biraz da her okuduğum öykünün unutuluş kıyıda köşede kalmış anılarımı canlandırması için bahaneler bulmuş oluyorum. Bu kitabı tam da böyle bir his içinde okuyuverdim.

25 farklı öykünün hepsinden çok etkilendiğimi söylemesem de genel olarak öyküler güzel hatta bazıları çok tatlı :) Hepsini güzel bir anlatımla süslenmiş çok gerçekçi öyküler buldum. Öyküler genellikle şehir insanını anlatıyor. Hatta biraz daha ayrıntı vereyim şehirli kadınların geçmişinden ve şimdisinden bir takım ufak parçalar var diyelim. Hikayelerin hiç biri birbiriyle bağlantılı değil insan bir sonraki öyküde öncekinin devamında ne olduğunu okumak istiyor ama nafile. Gerisi sizin hayal gücünüze kalmış.

Kahramanların hepsi çok sahici mutlaka hayatımızda onlardan var ve belki siz de onlardan birisiniz. Anlatım çok akıcı ve sade hiç öyle alışık olmadığımız kelimeler veya esrarengiz anlatımlarla kafa karışıklı yaşatmıyor.

Kısa kısa akıcı öykülerden oluşuyor olması özellikle kısa yolculuk esnasında (işe giderken vs.) okunmaya çok müsait, tavsiye ederim.
..................................................................................

* Hayatta sahip olduğumuz iki kıymetli şey var. Biri zaman, diğeri enerji. İkisini de boşa harcamak konusunda birbirimizle yarışıyoruz. (s.18)

* Kadına 35'inden sonra bir hal geliyor, nasıl anlatmalı bilmem, incir çekirdeğini doldurmayacak şeylere üzüldüğün, kendini paraladığın zamanları kısmen geride bırakıyorsun. Nice hikayenin peşinde kilometrelerce uzağa savrulduğun yerlerden geri getiriyorsun kendini. Ya da bunu yapabileceğine inanıyorsun ilk kez. (s.123)

* "Hatıralar da olmasa yok olup giderdik değil mi?" deyip pencerenin önünde karşılıklı yerleştirilmiş koltuklardan birini işaret etti. Oturdum. Yavaş hareketlerle perdeleri açtı. Sokak lambasının turuncusu doldu içeri. Yağmur hızlanmıştı. Karşıma oturdu. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Söze nereden başlayacağımı kestiremedim. Diyecek bir sözüm var mıydı, o da meçhuldü.
"Arif," dedi, uzun bir söze başladığını belli edercesine arkasına yaslandı, "çok eski bir hikaye. Dinlemek ister misin?"
Başımı salladım. (s.56)

Sevgiyle kalın...

https://www.instagram.com/kitaphaneblog/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni Doğmuş Kedi Buldum Ne Yapmalıyım?

Platonik Aşk'a adını veren Aşk, Platon'un Aşkı // Rafet Elçi

Şölen-Dostluk // Platon